Erzurum Gündem-Mesajında Sarıkamış Harekâtının şanlı tarihimizin hüzünlü yapraklarından biri olarak hafızalarımızda yer almış bir yiğitlik destanı olduğuna vurgu yapan Selimoğlu şunları söyledi: ''Sarıkamış Muharebelerinde kutsal vatan topraklarını müdafaa etmek uğruna canını seve seve feda ederek şehit düşen kahraman vatan evlatlarını, ebediyete intikallerinin 107. yıl dönümünde, bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz. Sarıkamış Harekâtı, şanlı tarihimizin hüzünlü yapraklarından biri olarak hafızalarımızda yer almış bir yiğitlik destanıdır.
Şartların tüm olumsuzluğu karşısında gösterdiği üstün cesaret, sabır ve metanetle, muharebe ettiği düşmanının bile takdirini kazanan Türk askeri, Sarıkamış Harekatı’nda harp tarihinde eşine az rastlanır bir mücadele örneği sergilemiştir. Zorlu iklim ve arazi koşullarının düşmandan daha çok kayıp verdirdiği bu amansız mücadelede; Mehmetçik, hiçbir mazeretin ardına saklanmaksızın, vatanına kastedenlere karşı çelikten sinesini siper etmiş; büyük kayıplar verilse de vatan uğruna çıkılan bu yoldan asla geri dönmeyi düşünmemiştir.
Direniş ve mücadele azminin üstünlüğünü bir kez daha kanıtlamış, şehitlik mertebesine ulaşan vatan evlatları Türk milletinin bağrına defnedilmiştir.Yüce şehitlerimizi yüreğine kabir eden milletimizin hafızasına kazınan Sarıkamış Analarımızın dillerinde bir ağıt olmuş söze gelmiş; "Sarıkamış saza benzer, gün ışır ayaza benzer, Sarıkamış'ta yatanın, kanı donmuş buza benzer. Yazık oldu Mehmedime, oğul öleydim yerine.
Allahuekber dağında, Zemherinin tam çağında, sarılıp donup kalmışlar, birbirinin kucağında” dizeleri gibi destanlaşmıştır.Sarıkamış’ta yaşanılanlar, sebep ve sonuçlarından özellikle milletimize yön veren idarecilerimizin ve geleceğimize yön verecek olan genç kuşaklarımızın ibret alarak önemli dersler çıkarması gereken büyük kahramanlık tablolarıdır. Sarıkamış’ta kar, yüreklerde taşınan vatan, millet ve bayrak sevgisi, eşsiz bir sağduyu ve yüksek disiplin anlayışıyla birleşerek kahraman Mehmetçiğin en zor şartlara bile göğüs germesini sağladığı gerçeğini örtememektedir. Ancak bugünden bakınca niyet ne kadar halis olursa olsun, planlama gerçeklerden uzak olunca sonunun ne büyük bir hüsran olduğunun en büyük şahidi olan Sarıkamış dramını iyi analiz ederek geleceğe bakacak doğru sonuçlar da çıkarmak zorundayız.
Bugün;
Dünyada Türk adının duyulduğu andan itibaren bayrağımızı yeryüzünün her noktasında taşıyanların üç kıt’ayı Türk Yurdu haline getirenlerin, Türklük uğruna bedenlerini toprağa koydukları gündür.
Bugün;
Yurdumuzun semalarında, denizlerinde, Malazgirt’te, Kosova’da, Niğbolu’da, Yemen’de, Galiçya, Kafkasya, Sarıkamış, Çanakkale, Kocatepe, Kore, Kıbrıs, Irak, Hakkari, Van, Şırnak’ta, dağ başında, bir köyde, vatanı için gözünü kırpmadan şehit olanların günüdür.
Bugün;
Yare nişandır tenine erlerin,
Şehitlik son rütbesidir askerin,
Deyip oğlunun tertemiz alnını öperek son yolculuğuna uğurlayan şehit asker ana ve babalarıyla, oğlunu, kızını vatana hizmet için yetiştiren şehit polis, öğretmen ve diplomatlarımızın ana ve babalarının günüdür.'' ifadelerine yer verdi.
